Bu iki melek ise insanların yalancılıklarına ve bütün kötü huylarına şahit olmuşlar. Bunun üzerine Tanrılarına giderek:
- Biz onlardan daha iyiyiz neden onları bizden üstün tutuyorsun ? diye sordular.
- Allah bu iki meleğe insanların nefsleri olduğunu bildirdi. Daha sonra size de nefs vereceğim, eğer günah işlerseniz sizi gazaba uğratacağım, dedi.
İki melek bu durumu kabul ettiler ve onlarda yeryüzüne indiler. Çiçeklerden biri güzel bir kadın kılığına sokularak karşılarına çıkartıldı, iki melekte yanına giderek onunla yatmayı teklif ettiler. Kadın onlara:
-Şirk ifade eden şu cümleyi dilinizden duymadıkça hayır diye cevap verir. Onlar da:
- Hayır bizler hiçbir zaman Allah'a şirk koşmayız diye karşılık verdiler. Bu cevapları üzerine kadın yanlarından ayrılır. Sonra onunla yeniden karşılaştılar. Bu sefer kadın yanında bir bebek taşımaktaydı. Harut ile Marut yine kadına yaklaşarak kadından kendilerine teslim olmasını istediler. Kadın onlara :
-Bu bebeği öldürmedikçe olmaz ! diye cevap verdi. Harut ile Marut ise:
- Hayır onu öldüremeyiz diye cevap verdiler. Bunun üzerine kadın yine oradan ayrıldı. Az sonra elinde bir kadeh içki ile geri döndü. Yine ondan kendilerine teslim olmasını istediler. Kadın ise:
- Şu kadehteki içkiyi içmedikçe olmaz der. Her ikisi de içkiyi içerler. Sarhoş olunca hem kadınla birlikte olup hem de çocuğu öldürürler. Kendilerine gelip ayılınca, kadın onlara
-Allah'a yemin ederim ki sarhoş olunca daha önce reddettiğiniz günahların her ikisini de işlediniz der.
Bunun üzerine Allah tarafından gazaba uğrayıp ya dünyada yada ahirette yaptıklarının cezasını çekmeyi tercih etmeye çağırılırlar ve dünya cezasını tercih ederler. İkisinin de cezası dünyada bir mağara da kıyamete kadar baş aşağı asılmak olur. Harut ile Marut bir mağarada baş aşağı kalma cezası aldılar aynı zamanda Allah'ın verdiği görevi tamamlayarak kıyamete kadar cehennemi kabul edenlere büyü öğretmeye devam edecekelerdi.
Eski Alimlerin söyleyişine göre Harut ile Marut Şam yakınlarında bir mağarada olduğunu ancak çok büyük büyüler yapan cinler tarafından haber verilmiş büyücülerin o mağaraya gidip bu iki melekten bilgi alabileceklerini buyurmuşlardı.
Eski bir alimin bir kitabında ise bu durum şöyle anlatılmış: Tehlikeli ve bilgili bir büyücü Şam da bir mağara yolculuğuna başlamıştı. Bu mağaraya gidişini de şöyle anlatıyordu.
Büyü ilminde ilerlemiştim bir gün hocam bana gelerek eğer ilmini büyütmek istiyorsan Şam da ki Harut ve Marut’un bulunduğu bu mağaraya gitmen gerektiğini bu mağaranın iki dağ arasında kaldığını söyledi. Şam diyarına yola çıktım. Yirmi günlük yoldan sonra burada tanıştığım muska yazan bir kadın bana mağaranın yolunu gösterdi. Bende gittim. Mağaranın girişinde çalılar vardı. Çalıları temizlerken;
– kimdir o!
Diye bana seslendi. İsmimi ve babamın ismini söyledim. İçeriye girdiğimde ayaklarından aşağıya asılmış iki varlık bana öğrenmek istediğim büyüleri sordu. Bende söyledim. Büyülerin nasıl yapılacaklarını anlattıktan sonra beni gönderdiler. Harut ve Marut’a iki topluluk arasında savaş çıkarmak için Ay’ın Hilal’in hangi şeklindeyken ve yılın hangi mevsimindeyken büyü yapmam gerektiğini sordum. ....
Harut ile Marut görevlerini kıyamete kadar sürdürecek olsalar da yerlerini ancak ilimde ustalaşmış büyücülükte ileri seviyede olan kimseler cinleri aracılığıyla bulabilir. Ancak Allah'ın izni olmadıkça onlar bununla kimseye zarar veremezler.
.
YanıtlaSilPaylaşım için teşekkürler, ilgiyle okudum.
YanıtlaSilbeğenmenize sevindim, yorumunuz için teşekkürler :)
SilCok ilginçti, daha önce hikâyenin ilk bölümünü duymustum.Magarada asılı olduklarını ilk defa duydum.Dogruluk payı varmı bilinmez ama büyü var ve şirktir. Cezası ebedi cehennemdir.Cok teşekkürler güzel ve ders alınması gereken bir hikâye
YanıtlaSilgüzel yorumunuz için teşekkür ederiim :)
SilBu hikâyeyi hiç duymamışım. O kadar ilgimi çekti ki. İyi ki mağaraya asılmışlar. Yalancılara ders olması açısından epey işe yaramıştır. Elinize, emeğinize sağlık.
YanıtlaSilGüzel yorumlarınız için teşekür ederiim :)
SilDaha önce duymamıştım. İlgiyle okudum. Emeğinize sağlık 🤚
YanıtlaSilBen de hic duymamıştım ne kadar ilginçmiş
YanıtlaSilvalla ilginçti bu anekdot, ilk kısım da sondaki yolculuk da ilginçti, şam daymışlar yani, yarasa gibi duruyorlar. herkese gözükmüyorlar. hangi ülkenin efsanesi bu?
YanıtlaSilİlk defa duydum var ya :-o ne efsane/masal..ne muhteşem bir efsane/masal
YanıtlaSilBeğenmenize sevindiim :)
SilSizin sayfayı seviyorum baya takip ediyorum yazılarınızı cogaltirsanız daha iyi olur bence ��������
YanıtlaSilben ilk defa duydum ve zevkle okudum ... teşekkürler .
YanıtlaSilGüzel yorumunuz için çok teşekkür ederim :)
SilGüzel yorumunuz için çok teşekkür ederim :)
YanıtlaSilDaha önce bende araştırmıştım ve ilgiyle takip etmiştim sizde çok güzel ve açıklayıcı bir şekilde anlatmışsınız.✏️✏️🙂
YanıtlaSilgüzel yorumunuz için teşekkür ederim :)
Silmerhabaaa :)
YanıtlaSilMerhabaa deep :))
SilKıyamete kadar baş aşağı sallanma cezasını kabul etmişler. Hafif ceza buysa... Rabbim bize nefsimize hakim olma gücü versin. Yoksa Ahirette işimiz çok zor.
YanıtlaSilÇok teşekkürler:)
bazen yaşanması en zor yüz yıla mı denk geldik diye düşünmüyor değilim.Amin
SilSürükleyici bir yazı olmuş, kaleminize sağlık
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim diaryofmeri
Sil